(2018) Murat Gülsoy'la Söyleşi



Hasan Cüneyt Bozkurt: Çocuk edebiyatı nasıl bir pedagojik çizgi izlemeli ya da çocuk edebiyatının iyisi sizce nasıl olmalı?

Doğrusu üzerine çok düşündüğüm bir konu değil. Ama edebiyat denildiğinde ilkesel olarak şunu söyleyebilirim, didaktik olmamalı. Metnin amacı okuyucuya belirli bir fikri aşılamak ya da belirli bir normun doğru olduğunu göstermek olmamalı. Böyle bir amaçla yola çıkan metinlerin çocuk okura çok da iyi ulaşmadığını düşünüyorum. Kendi çocuklarım büyürken onlara okuduğum masallar ve öykülerden, izledikleri filmlerden hangilerini daha çok sevdiklerine dikkat ederdim. Eski masallar veya onların uyarlamaları daha çok ilgilerini çekiyordu. Sanırım eski masalların pedagojik olma kaygısı yoktu, bu yüzden de hikayelerde tekinsizlikler, olumsuz duyguları uyandıracak olaylar karşımıza çıkabiliyordu. Ben bu alanda kalem oynatmadığım için çok da fazla yorum yapmak istemem. 

2.    Hasan Cüneyt Bozkurt: Okuduğunuz ilk çocuk kitabı hangisiydi, sizde nasıl izler bıraktı?

Ben okuma yazma öğrenmeden önce çizgi romanların sayfaları arasında gezinirdim. Sonra hem çizgi romanlar hem de çocuk klasikleri okumayı sürdürdüm. İlk okuduğum resimsiz roman “Mercan Adası”ydı. Çok etkilenmiştim. İçinde hiç resim olmamasına rağmen cümlelerin zihnimin içinde canlı bir dünya kurabildiğine şaşırmış, büyülenmiştim. Vay be demiştim demek gerçek bir roman böyle bir şey. O zaman öğretmenlerin neden çizgi roman okumayı bırakın resimsizleri okuyun diye direttiklerini anlamıştım. Gerçi çizgi romanları halen seviyorum. Onların da farklı imkanları var, insanın üzerinde değişik etkiler bırakabiliyor.

Hasan Cüneyt Bozkurt: Atölyenizden çocuk edebiyatıyla ilgilenen birçok yazar çıktı. Fakat ilkokul öğrencilerine yönelik bir kitabınız yok. Bunu nasıl değerlendiyorsunuz?

Üzerine hiç düşünmediğim bir konu desem? Bir ara, çocuklar küçükken aklımdan kısa süreliğine geçti, çocuklara yönelik bir şeyler yazmak ama aklım hep o anda yazmakta olduğum meselelerle meşgul olduğu için sanırım bir türlü o yola girmedim.

4.       Hasan Cüneyt Bozkurt: Çeviri çocuk edebiyatı hakkında ne düşünüyorsunuz?

Çok iyi örnekleri var. Yine kendi çocuklarıma okuduklarımdan hatırlıyorum, Asa Lind’in Kum Kurdu diye bir serisi vardı. İşte yazabilseydim öyle bir dünya kurmak isterdim.

5.     Hasan Cüneyt Bozkurt: Çocuk öyküleri ya da çocuk romanları yazmak isteyenlere tavsiyeleriniz nelerdir?

Çocuk okuru eğitmeyi amaçlamasınlar. Çocuklar sandığımızdan çok daha akıllılar. Hatta bizler onları eğitimle yavaşlatıyoruz çoğu zaman, bazen de durduruyoruz. Onlara doğrudan söyleyebileceğimiz basit olguları hikayeler yoluyla anlatmaya çalışmak boşuna bir çaba. Örneğin çevreyi ve doğayı kirletmek kötüdür gibi basit bir bilgiyi görselleştirmek için öykü yazmaya gerek yok, söyleyin onlar anlayacaktır. Doğayla kendimiz nasıl ilişki kuruyorsak, örneğin ben bir ağacı büyüleyici bir varlık olarak görüyorum, daha geçen gün bir bahçeye girdim, içinde 600 yaşında zeytin ağaçları vardı. Bunun üzerimde yarattığı etkiyi yazarsam çocuk okurun da bundan etkileneceğini sanıyorum. 

Söyleşi Tarihi: 20.01.2019
Söyleşi Yeri: İstanbul, Zorlu PSM
Kaynak: Çocuk Yazar Dergisi, Sayı:3, Sayfa: 2